dicționar croată - turcă

hrvatski jezik - Türkçe

plašljiv în turcă:

1. korkunç korkunç


General John Pope korkunç bir hata yaptı.
Alex, palyaçoların korkunç olduğunu düşünüyor.
Sırp trenleri korkunç bir şekilde yavaş...
Bugün hava korkunç sıcak.
Araba kazası olay yeri korkunç bir manzaraydı.
Korkunç derecede başım ağrıyor.
Küçük erkek kardeşim dün gece korkunç bir rüya gördüğünü söylüyor.
Burada çok az mağaza var ve sinema da korkunç.
Kalabalık meydanda korkunç bir şey oldu.
Bu kulüp korkunç şekilde sıkıcıdır. Dans alanı boş ve sigara içme verandası tıka basa doludur.