dicționar Engleză americană - turcă

American English - Türkçe

uncomfortable în turcă:

1. rahatsız


Haberden çok rahatsız oldum.
Her ferdin fikir ve fikirlerini açıklamak hürriyetine hakkı vardır. Bu hak fikirlerinden ötürü rahatsız edilmemek, memleket sınırları mevzubahis olmaksızın malümat ve fikirleri her vasıta ile aramak, elde etmek veya yaymak hakkını içerir.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim, ama arabam bozuldu, yardım edebilir misin?
Her ne zaman yurtdışına gitsem saat farkı ve ishalden rahatsız olurum.
Rahatsız etme.
Kasaba çevresinde cinsel ilişkide bulunan çiftleri görmek sizi rahatsız etmiyor mu?
Başkalarını rahatsız ettiklerini öğrendiklerinde yüksek sesle konuşuyorlardı..
Yaptığınız şey beni rahatsız etmiyor.
Beni rahatsız etmeyi bırak.